Thursday, November 24, 2011

Bir gün lazim olabilir

Artik ise gitmedigim icin (uzun hikaye, detaylar baska zaman) üye oldugum spor klübündeki  eskiden isten dolayi yetisemedigim bazi kurslara gitmeye basladim. 
Bugün: Bodycombat.
Agresif müzik esliginde boks, kikboks tarzi dövüs hareketleri yapiliyor. Havayi dövüyoruz tabiiki.
Bir ön sirada bir kiz var, öyle bir yumruk atiyor ki, dersin karsisinda gercekten o yumruklari yiyen birisi var. Sanki koluna lastik takmislar, yumrugu atmasi ile vücuduna geri cekmesi bir. Kesin cok dövüsüyordur bu kiz. Eldiven bile takmis baksana.

Neyse, tekme, yumruk girisiyorum havaya. Kendimi tam Muhammed Ali’nin kizi gibi hissediyordum ki, aynada havayi yumruklayisimi gördüm. Ayni kiz gibi dövüsüyorsun diye düsündüm. Nerde o yaydan cikan yumruk. Muhammed Ali’nin büyük hayrani, delikanli zamanlarinda kendisi de boks yapmis olan babam beni iyiki o halde görmedi. O ki bana kücükken yumruk atmasini ögreten (duyanda cok kavga ettim sanacak): Yumruk atarken bilegini hep böyle düz tutacaksin. Yumrugun burasi ile degil surasi ile vuracaksin, yoksa elini sakatlarsin. Diger elinle yüzünü, kollarinla bögrünü koru.
Sonrada iki elini havaya kaldirirdi, bende ellerine yumruk atardim. Bi sag, bi sol. Bi sag, bi sol.

Gecen ablamla carsida geziyordum, densizin biri gecerken omuzuyla öyle bir carpti ki, yere seriliyordum nerdeyse. Tabii özür dileme de yok. Bazen, iyiki karate filan bilmiyorum, yoksa basim cok pis belaya girerdi diye düsünüyorum, dedim ablama. Yani bana bisey olmayacagini bilsem, öyle bir girisirdim ki herkese, dedim. Ve kursta o yumruklari atarken, bir an gece klüplerinin kapisinda dikilen o dolap gibi, 2 metre enindeki heriflerin neden dövüse bu kadar meyilli olduklarini anlar gibi oldum. Ayni zamanda nasil böyle birsey düsünebildigime inanamadim. Ama ben bile yumruk, tekme atarak antrenman yaparken, kendimi öyle bir güclü hissetim ki, o an sanki karsima Godzilla ciksa, yerle bir edermisim gibi hissettim.
Neyse, yumruk, tekme, Kung Fu, Bruce Lee tarzi hareketler yaptiktan sonra bir an kendimi hava gitari calarken buldum. Ki ben cok severim hava gitari calmayi (gercek gitari calmayi da umarim bir gün ögrenirim, hayatimin to do listesine yazmistim uzun zaman önce). Ben kendimi hava gitari caliyorum sanarken, eldivenli kizin hareketinin daha cok yerde yatan birini yumruklamaya benzedigini farkettim. Ben de diyorum, bodycombat ve hava gitari - ne alâka! Ben o hareketi yine de hava gitari calarak bitirdim. Yerde yatan birine vurmak yakismaz bana!


Bu arada, antrenmanda karsimda dayagi hak ettigini düsündügüm kimseleri hayal etmedigimi bu yaziyi yazarken fark ettim! Halbuki simdi aklima birkac kisi geliyor be!